1.SAKİNLEŞ

Yavaştan al.Bebeğin yeni dünyaya panik ve arızalı bir annenin kollarında alışmak durumunda kalmasın.

2.EVLE İLGİLİ SORUMLULUKLARINI AZALT

Lütfen bir süre sadece anne ol.Bırak çamaşırlar o gün ütülenmesin veya dolabın üstü tozlu kalsın.

3.UYU UYU UYU

Bulabildiğin ilk fırsatta,kısacık da olsa UYU.Bebeğin gözünü yumduğu anda sen de kapat gözlerini.’Benim hiç hayatım kalmadı’ diye ağlayacağına UYU.Bak nasıl enerji ve sütle doluyorsun? Gerginliğin de nispeten azalıyor.

4. HER TÜRLÜ YARDIMI KABUL ET

Bebeğini ver yarım saat bir arkadaşına, annene, komşuna. Onlar sallasın biraz da. Git sıcacık bir banyo yap. Cildine krem sür, saçlarını tara. İnsan gibi görün. Sonra da aynaya bak. Yenilendiğini gör. Anne olmanın insanın beynindeki gizli saklı odacıkların bir kısmını açtığına inanıyorum ben artık.

5. BEBEĞİN ASLINDA AĞLAMIYOR

Yani ağlıyor da başka türlü derdini nasıl anlatacağını bilmediği için ağlıyor. O yüzden hele hele yeni doğan bebeğin her ağladığında lütfen kollarına al. ‘Kucağına alma, alışır’ diyenlere de benim telefon numaramı ver. Sırf senin kokuna ihtiyacı olduğu için de ağlıyor olabilir. Çünkü onun kendini güvende ve sevildiğini hissettiği tek yer senin kolların.

6. DURUMU KABULLEN

Sen yorgun, tecrübesiz yeni annesin, o da henüz nerede bile olduğunu anlayamayan bakıma muhtaç bir küçük bebek.

7. Etraftan gelen eleştirileri veya bebek karşılaştırılmalarını DİNLEME

Her bebek farklıdır. Onlarınki koydun mu deliksiz 8 saat uyuyor olabilir. Olsun senin bebeğin de eminim çok iştahlı olacak. Üstelik kimse bebeğinin olumsuzluklarını paylaşmaz. Hep iyileri söylerler. Deliksiz uyurlar hep, boyları kiloları ortalamanın hep üstündedir. Çok usludurlar, çok zekidirler bla bla bla… İştahsızlıklardan, ağlama krizlerinden falan kimse bahsetmez. O yüzden senin moralini bozacak sözlere kulağını tıka ve bu tip insanları da bir süre kendinden uzak tut.

8. ŞÜKRET

Bir çocuk sahibi olabildiğin için.

Bebeğinizi avutmak ve eğlendirmek amacıyla da olsa kesinlikle sarmayın. Bu sarsılmış bebek sendromuna sebep oluyor.Bebeğiniz ilk 3 aylık döneminde yaşayabileceği ağlama nöbetleri ebeveynleri çaresiz bırakabiliyor. Bebeğin sıkıntısını anlayamayan anne baba bebeği avutma çabasıyla kucaklarında salllıyorlar.

Ancak dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var. Bu süreçte henüz boyun kasları gelişmemiş ve kafasını kontrol etmekte zorlanan bebekte sarsılmış bebek sendromu ortaya çıkabilir.

Bebeğin kollarından yada göğüslerinden tutarak sallanması sonucu bebeğin beyni kafatasının içinde öne arkaya hareket eder. Bu sarsılmalar daha yumuşak ve sıvımsı bir yapıda olan bebek beyninin kan damarlarının ve beyin hücrelerinin kopmasına neden olur. Sarsılmış bebek sendromunun ortaya çıkardığı hasarlar ise; beyin sarsıntısı, omurilik hasarı ya da felci, göz bozukluğu ya da körlük, çeşitli felçler, gelişim geriliği, kırık kemikler ve çıkıklar, en önemlisi de zeka geriliği olarak ortaya çıkabilir. Bu durumda oluşan beyin kanamaları bebeğin ölümüne yol açabilir.

Bu nedenlerle henüz 2 yaşını doldurmamış bebeklerin oyun ve eğlendirmek amaçlı bile olsa sarsılmaması gerekmektedir.

1 – 3 aylık bebek

Bebeğinizin bu ilk döneminde bebeğinizin beyni ve vücudu dünyaya alışıp, yeni dünyasında yaşamaya çalışır. Bebeğinizin doğumundan 3 aylık olana kadar;

• Gülümser | ilk kırk günlük dönemde bebeğiniz refleks olarak gülümsese de, 3 aylık bebek size gülümser ve sizin de ona gülümsemenizi bekler.

• Karın üstü iken çenesini ve kafasını kaldırabilir

• Gözleri ile nesneleri takip etmeye başlar.

• Ellerini kapatıp açabilir, ellerini ağzına götürebilir.

• Objeleri avuç içinde sıkabilir.

4 – 6 aylık bebek

Bebeğiniz bu 3 aylık dönemde nesnelere erişim etrafını düzenleme imkanını bulur. Bebeğiniz 4-6. aylarda ellerini kullanmayı keşdefer.  Bebeğiniz bu dönemde sesini tanımaya anlamaya çalışır.

Bebeğinizin 4 ile 6 aylarındaki gelişimi ;

• Sırtüstünden yüzüstüne dönebilir. Artık bebeğiniz yuvarlanma aşamasına geçti.

• Bebeğiniz sesini keşfettiği bu dönemde bol bol mırıldanmaya başlar. Size anlamsız gelen sesler çıkarır.

• Gülücükler, kahkahalar dönemi 🙂

• Nesneler erişip, yakalar. Saçlarınıza ve gözlüklerinize dikkat. Elleri ile etrafındaki objeleri beceriyle hareket ettirmeye başlar.

• Destekle oturmaya başlar.

7 – 9 aylık bebek

Bebeğinizin ilk yılının ikinci yarısında yuvarlanmayı öğrenenen bebeğiniz, yuvarlanarak ilerler. Önündeki bu birkaç ayda amacı ileriye nasıl gideceğidir.

Bebeğinizin 7 ile 9 aylarındaki gelişimi ;

• Bebeğiniz emeklemeye başlar. Bebeğiniz emeklemiyorsa endişelenmeyin. Bazı bebekler emeklemeden yürümeye başlar.

• Bebeğiniz yardım almaksızın ve desteksiz oturur.

• Bebeğiniz tanıdığı kelimeleri farkeder. İsmini tanır, ismi ile seslendiğinizde dönüp size bakar. Bazı bebekler ‘anne’, ‘baba’ kelimelerini mırıldanmaya başlar.

• Ellerini şaklatır. Baş baş oyununu oynayabilir.

• Kollarından destek alarak kendini yukarı çekerek ayakta durma denemelerine başlar.

10 – 12 aylık bebek

Bebeğinizin ilk yılı çok hızlı gelişmelere ve dönüşümlere gebedir. İlk yıl, bebeklikten ilk çocukluk dönemine geçiş yılıdır.

Bebeğiniz 10-12 aylık döneminde aşağıdaki konuları öğrenmeye başlar:

• Kendi kendine beslenmeyi öğrenir. O minik parmakları ile küçük objeleri kavrayıp ağzına götürmenin keyfini yaşar.

• Keşif turlarına çıkar, emekleyerek, tutunarak, yahut minik adımlarla odalar arası keşif turlarına çkar.

• Anne baba hitapları netleşir. Doğum gününe kadar 3 kelimeye kadar söylemeye başlayabilir.

• İstediği objeleri parmağı ile göstermeye başlar.

• Sizi taklit eden oyunlara başlar. Örneğin sizin gibi telefonda konuşuyormuş gibi oyunlar oynar.

• İlk adımlarını atar. İlk adımlar genelde 1. yaş doğum gününe denk gelir.

Çocuk yetiştirmek bir sanattır derdi annem. Gerçekten de öyleymiş. Çocuk ne ister demekten her ağladığında derdini sağlamaya çalışmaktan yorulan beynim, ona bakarken o kadar yorulmuyor aslında. Şimdi nette gezerken bulduğum ilginç üç maddeyi sizlerle paylaşmak istedim…

• Onlar Sizi Anlar
  Çocuklar duyguları erken yaşlarda sezgileriyle, sözel olmayan ifadelere bakarak anlayabilirler. Kelimeler sonradan öğrenilir ve etkili, işlevsel kullanılması için zaman gerekir. Bu nedenle ebeveyn olarak sizin duygularınızı açıklamanız çok önemlidir. Yani hissettiğiniz duygunun ne olduğunu, neden öyle hissettiğinizi, ihtiyacınızın ne olduğunu açıklamanız çocuk için bir öğrenme deneyimi olur.
• Stres Yönetimi Bebeklikte Başlıyor
  Bebekler, kendileriyle sakinleştirici şefkatli bir şekilde konuşulduğunda, stresle baş etmeyi öğrenirler. Bu süreçte yetişkin bebeğe sarıldığında, rahatlattığında, ona şarkı söyleyip onunla konuştuğunda bebeğin beyninde kimyasallar salgılanır ve bu kimyasallarla bebek stresle baş etmeyi öğrenir. Bebeklerle ne kadar sık konuşulur ve rahatlatılırsa, büyüdüklerinde de o stresle baş etmeyi öğreniyorlar.
• Şarkı Söylerken Kekelemiyorsa
  Eğer çocuğunuz şarkı söyleme, şiir okuma gibi faaliyetlerde kekelemiyorsa bu, sebebin psikolojik olduğunu gösterir. Çünkü şarkı ya da şiir okuma gibi eylemlerde çocuğun düşünüp cümle kurma gibi bir kaygısı olmadığından rahat bir şekilde mevcut olan cümleleri tekrarlaması durumu mevcuttur. Bu da stresi ortadan kaldırdığından kekelemediği görülür.