– “Şuan seninle ilgilenmemi istedin ama ben babanla konuştuğum için sanırım biraz sinirlendin. Ama sinirlenince eşyalara vurmuyoruz. Bir şeye vurmak istiyorsan topa vurabilirsin. Hatta babanla konuşmamız bitince istersen birlikte top oynayabiliriz.”
– “Babanla oynarken yatmanı söyledim, oyununuzu böldüğüm için üzüldün ve oyuncağı attın. Ama oyuncaklar atılmaz çünkü kırılırsa üzülebilirsin. Bana istemediğini söyleyebilirsin ve bunu konuşabiliriz. Bir şey atmak istiyorsan da, birbirimize top atabiliriz.”
– “Evden çıkmamız gerek ama sen oyunun yarım kalsın istemiyorsun. Seni anlıyorum, istersen oyuncaklarını şimdi toplamayalım, bu köşede aynen böyle dursunlar / istersen arabanı park et seni beklesin, geldiğimizde kaldığın yerden devam edersin.”
– “Şuan sanırım bir şeye sinirlendin ve bana vurdun. Ama bana vurmana izin veremem, canımın acımasını istemiyorum. Bir şeye vurmak istiyorsan, hacıyatmazına vurabilirsin/ yastığa vurabilirsin”
– “Galiba sen bir şeye kızdın, bu yüzden ellerini sıkıyorsun. Ama bu şekilde canın acıyabilir. İstersen bu hamuru sıkabilirsin.”
Bu örnek cümleleri farklı duygulara ve durumlara göre uyarlayabilir, alternatif yollarla ilgili size ve çocuğunuza uygun olduğunu düşündüğünüz farklı şeyler de üretebilirsiniz. Bu noktada doğaçlama bir şekilde yaratıcılığınızı kullanmanız önemli. Yöntemin mantığını anladıktan sonra siz de kendi cümlelerinizi oluşturabilirsiniz. Tüm bunları yaparken, çocuğunuzu aynı zamanda sözel iletişime davet etmeniz önemli. Yani “kızdığın zaman sana kızdım diyebilirsin ya da üzüldüğünü / korktuğunu bana söyleyebilirsin. Bu konuda istersen konuşabiliriz.” gibi cümleler kullanabilirsiniz. Çocuğunuz hazır olduğunda sözel olarak da söylemeye, sizinle paylaşmaya başlayacaktır. Bu konuda üstüne gitmeyip, sadece ona bu alanın da olduğunu yeri geldikçe hatırlatabilirsiniz. Son olarak çocuğunuz sakinleştikten, duygu durumu normale döndükten sonra onunla gerekiyorsa sıkıntı yaşadığı konu hakkında sohbet edebilirsiniz.
Son Yorumlar